26 Aralık 2009 Cumartesi

Yerli Malı Şıllık



Kardeşim olan Turuncu Mandolin domuz gribi oldu. Bende koştum annemlere kalmaya gittim. Ee ablalık görevi yapıcaz ya aklı sıra anneme yardım ederim diye gitmiştim. Fakat 3 günden beri kardeşimle aralıksız televizyon izleyip yemek yiyoruz.

Şu sıralar hayatımın 4te 3ü televizyon programları izlemek oldu. Bunların büyük bir bölümünü de izdivaç programları süslüyor. Arada yapılan kolbastı showları ise üzerine tuz biber oluyor resmen. Hele orada oturup yorum yapan kadınların hastasıyım ulan ! ! var mı ?

Or.spu sarısı ve siyahın eşsiz karışımıyla meydana gelmiş saç rengi, taşırılarak ellere sürülen ve sonrasında asetonla dikkatsizce temizlenen cırtlak pembe oje, altın kaplamayla kapatılan çürük dişler ( ki o altın kaplama dediğimiz şey bildiğimiz para çikolatalarının altınından ) ve tüylenmeden topak topak olan bir kazak giyilip programın yolu tutulur. Sandalyelere oturulup bedava dağıtılan meyve suyu ve sandviç yenilinip ve bir kaç meyve suyuda çantaya zulalandıktan sonra program başlarrrrrrrrr.

Yorumlar dikkatlice dinlenilir, izdivaç adayları baştan aşşağıya kadar süzülünür. Ve ( BU BENİM EN SEVDİĞİM BÖLÜM ) imitasyon bilezikli kollarla mikrofona uzanan şişman teyze yarışını kazanan şanslı bir teyze, dolma parmaklarıyla mikforonu nazikçe kavrayıp daha önce hiç duymadığım bir şiveyle yorum yapar. Onun yorumuna katılmayan diğer teyzeler ise ( bunların elleri genellikle kınalıdır. ) etrafa tükürük saçan bağırışmalarıyla mikrofonu kendilerine doğru çekmeye başlarlar. Bu kadınların troit bezleri hakkında ciddi araştırmalara girmek istiyorum gerçekten. Müthiş bir tükürük salgılama söz konusu.... Çoğunun başının örtülü olma sebebi bile budur diyebilirim.

İzledim. İzledim. İzlemeye devam ettim. Saatlerce aralıksız. Reklam girene kadar 'çiş tutma krizleri' bile yaşadım. Bu kadınlar her bir kelimelerinde benim tüm enerjimi almalarına rağmen nasıl bizleri bu kadar sevgiyle, tutkuyla ekrana bağlıyor çözemiyorum. 'Biz' diyorum çünkü senin de izlediğini biliyorum tatlım.

Yoo hayır ! bu program gerçekten bitmemeli. aksi takdirde benim hayat damarlarımdan birisi kopmuş demektir tatlım.

Ulan 85 yaşındaki adama karı bulup üzerine kolbastı yaptırıyorlar. Ben bunu izlemiyim de kim izlesin ?

25 Aralık 2009 Cuma

Kırbaç

Kamçılanmaktan haz duyduğum bir kırbaç gibisin.
Ya sen yeterince sert vurmuyorsun ya da ben doyumsuzum.

21 Aralık 2009 Pazartesi

Fark Yaratmak

Bu aptalca görmemişliğe tahammül edemiyorum !

Para iyidir iyi. Paralı baba daha iyidir. Kan ve can verir sana adeta. Onun biricik kızı olmaksa seni diğerlerinden ayıran noktadır. Bir dediğin iki edilmez. Daha üniversiteye gelinmeden alta jeep çekilir. Chanel, miu miu, LV vb. tarzı çantalar kolları süsler. Uzun bacaklı olanlar şık babetler ile, kısa bacaklılar alımlı yüksek topuklular ile, iri bacaklılar ise pamuklu çizmeler ve botlar ile kusurlarını örter. Boyama kitabı gibi bir yüz edasıyla ( ki bunu onlara yapan M.A.C.tir ) okumaya gidilir. Baba, kendi holdinginde oturduğu yerden basar parayı kızına ardı arkası gelmez. Anne evde 40 kilolara düşmüş elinde konyak başında buz her gün aldatılma nın korkusuyla yaşar. Aslında çok kez aldatılmıştır bunun kendiside farkındadır. Fakat işi "görmeden inanmam!" lara getirip biraz avutur kendini...

Ama benim bahsini ettiğim Fark yaratmak bu değil.


Biz kızlar gerçekten gerizekalıyız tatlım. Alınmana hiç gerek yok. Kabul etsen iyi olur. Bir kızın bir ortama girilmesiyle hemen senin onu baştan aşağıya süzmen, diğer kız arkadaşınla yorumunu yapman, iki kız hemen onu aşağılamanız ama gerçekte siz onun hüsnü kuruntusu bile olamamanız. Doğru değil mi söyle ?

Yada ağda masrafından kurtulmak için kışın bacaklarını almaman.

Yada dip boyanın gelmesini bir dünya sorunu haline getirmen.

Yada Platin sarısı saçlı kızlarla alay edip senin de içten içe boyatmak istemen.

Yada arkadaşının sevgilisine içten içe aşk beslemen ama kimseye belli etmemen.

Yada yada arkadaşının aldığı bir şeyi beğenmen ve önce davranıp alamamanın üzüntüsünü yaşaman.

Her şeyi geçtim sevgiline "Ben sıradan bir yaşam tarzı istiyorum." deyip (ki bu en kuyruklu yalanındır.) Marjinalitenin dibine vurmak istemen. Bkz: Lady Gaga gibi..

Ah tatlım. Bu hayattan önce sana kimler koyacak kimler. Hatta en son sırada erkek arkadaşın var diyebilirim. Sen şimdi "hangisi daha iyi emiyo?" sorusunu sürdürüp pad ini değiştirmeye devam et. Ama unutma bekaret sadece bir zardan ibaret olsaydı Meryem kaşar olurdu. Gösterip vermemek te bu olsa gerek. İçkili günün bir akşamında yapılan bir çocuğun namusu çizdirmemek adına 'tanrı' dan olduğunu idda edip ve bununla kalmayıp herkesi buna inandırmak, kadının ne kadar zeki ve kurnaz olduğunu gösterir. Yani işini iyi bilmek çok başka tatlım.

Ben mi? Ben sadece burda seni, beni, gördüklerimi, yaşanmışlıkları yazıp 3-5 kişinin okumasıyla kendi egomu tatmin eden bir fahişeyim.Hiç olmazsa hayatımın bu bölümünde bu şekil bir tatmin yolu seçtim.

Demek istediğim; Vurgunu yemişsen 'fahişeyi' oyna. Çünkü VURGUN lardan para kazanan tek "akıllı kadın" o.

Hadi sen üzülme diye senin istediğin gibi bitireyim.

X X gossip girl

Bunu da severek izliyorsun di mi ? Çünkü ben seni tanıyorum.